“Kentsel olan her yere yayılıyor ama biz şehri kaybettik, kendimizi de gözden kaybediyoruz. Dolayısıyla, evet, şehirleri şehirlerin dışına atan hareketi tersine çevirerek insanların kendilerinin ve yaşadıkları yerlerin yeniden bilincine varmasına yardımcı ...
Performing a political identity usually involves more than just casting a vote. For Left-wingers in Turkey, Greece and Cyprus – countries that emerged as the only non-socialist constituents of South-eastern Europe after WWII – political preference meant ...
History doesn't have to be dull, and this book is living proof with coverage of interesting topics ranging from the controversial use of IQ tests at Ellis Island to the psychodynamics of gum chewing. A market leader for over 30 years, A HISTORY OF MODERN ...
Ev veya ofis dekorasyonu için tasarlanan, postaları, mektupları veya kağıtları tutmaya yarayan kâğıt ağırlıkları cam üzerine özel basım tekniği uygulanarak üretilmiştir. Masanızda veya sehpanızda hem dekoratif hem de fonksiyonel olarak kullanabilirsiniz. Nemli ...
Ağırlama endüstrisinin temel yapısını konaklama, yiyecek içecek, ulaştırma ve eğlence işletmeleri oluşturmaktadır. Bunların içinde, konaklama ve yiyecek içecek işletmeleri ön plana çıkmaktadır. Özellikle konaklama işletmelerinden oteller, ziyafet organizasyonları konusunda öncelikli bir konuma sahiptir. Diğer yandan, ülkemizde son yıllarda hızla gelişen kongre turizmi bu alandaki pazarı daha da genişletmiştir.
Bu eser Manisa ilinin Kula, Salihli ve Ahmetli ilçelerinde faaliyet gösteren tarımsal kalkınma kooperatiflerinden hareketle kırsal kalkınma kooperatiflerinin güçlenmelerine ilişkin engelleri ve olanakları açığa çıkarmayı hedefleyen bir araştırmayı konu alır. Küresel tarım-gıda sektörünün dönüşümü, uygulanan ulusal tarımsal/kırsal kalkınma programları-projeleri ve bu çalışmanın odağı olan süt sığırcılığının ulusal/yerel koşulları kooperatiflerin varlıklarını sürdürebilmelerini ve mevcut koşullarında güçlenme olanaklarını etkiler. Küresel düzeyde geçerli olan tarım-gıda rejimi tarihsel süreçte dönüşüme uğramış ve uygulanan kırsal kalkınma politika ve projelerini belirlemiştir. Türkiye benzeri ülkelerde uygulanan kırsal kalkınma politika ve projeleri küresel düzeydeki bu tarım gıda rejiminin etkisiyle oluşturulmaktadır. Bu nedenle Türkiye’deki tarımsal kalkınma kooperatiflerinin güçlenme koşulları dünyanın farklı yerlerindeki az gelişmiş ülkeler ile benzerlik gösterir. Araştırmanın odağı olan Manisa ili tarımsal sanayinin gelişmesinde ve tarım-gıda zincirinin kooperatifler eliyle kurulması bakımından avantajlı görünmektedir. Ancak tarımsal kalkınma kooperatiflerinin güçlenmeleri tarım-gıda zincirinin dinamikleriyle nasıl ilişkilendiklerine bağlı olarak farklılaşır. Dünyanın çeşitli yerlerinden örneklerde tarımsal kooperatiflerin tarım-gıda zincirleriyle ilişkilenme biçimlerinin tarımsal üretimi sürdürme ve kooperatifin güçlenme koşullarını etkilediği görülür. Manisa’daki yedi tarımsal kalkınma kooperatifinin güçlenmelerine ilişkin olanaklar ve engeller analiz edilerek tarımsal kalkınma kooperatiflerinin kalkınma potansiyellerinin arttırılmasıyla ilgili öneriler geliştirilebilir. Bu öneriler genel olarak kırsal kalkınma politikalarının geliştirilmesine ve özel olarak tarımsal kalkınma kooperatiflerinin güçlenmelerine katkıda bulunabilir.
Book Chemistry Made Easy is intended for use in beginning chemistry courses that have no chemistry prerequisite. It was written for students who want to prepare themselves for general college chemistry, for students seeking to satisfy a science requirement for graduation, and for students in health-related or other programs that require a one-semester introduction to general chemistry. No matter what your student’s goals are, this book will help them to learn the basics of chemistry. The ultimate goal of making it easier for you to give your students a coherent understanding of chemistry, a positive attitude toward chemistry, and a solid foundation on which to build, should they decide to continue their chemistry studies. All praise to the Almighty Allah, the merciful and beneficent who bestow me this opportunity and ability to contend and conquer this huge mission. I would like to express my deepest gratitude to very honorable and admirable Prof. Dr. Bahri ŞAHİN, Rector, Istanbul Gelişim University, for his consecutive support. I also like to thanks Prof. Dr. Arda ÖZTÜRKCAN and Assist. Prof. Dr. Abdullah Yüksel BARUT for provision of an opportunity to develop my individuality and self-sufficiency. I express my sincere thanks to Prof. Dr. Rifat MUTUŞ, Assist. Prof. Dr. Funda KARAMAN and A. Şenol ARMAĞAN who has been the source of inspiration and support. I want to convey gratitude to all my colleagues and staff members in Istanbul Gelisim University who have encouraged and helped me throughout my work. Last but not least I would like to thank my family for their constant love, attention and encouragement, which made me, accomplished this book.
Dr. Nasir MUSTAFA
Patentler teknolojilerin geliştirilmesi için önemli bilgiler sağlayan dokümanlardır. Aynı zamanda patentler, buluş sahiplerine yasal koruma sağlamaktadır. İşletmeler rekabet stratejilerindeki en önemli avantajlardan birini patentlerle elde edebilmektedir. Bu kitapta araştırmacılara patentlerle ilgili temel bilgiler sunularak ulusal ve uluslararası patent araştırmaları hakkında değerlendirmeler yapılmıştır. Aynı zamanda vaka analizi ile patent analizi yapılarak okuyucular için örnek sunulmuştur.
Örgütlerde bilişim teknolojisinin stratejik önemi ve değeri sürekli artmaktadır. Çoğu işletmede bilişim teknolojisi, örgütlerde destek işlevi olmaktan çıkarak stratejik ve yapısal bir role sahip hale gelmiştir. Örgütlerdeki bilişim teknolojileri kullanımına yönelik bu gelişme, yönetime, üretim faktörlerine ve performansa katkılar sağlamış ve örgütlerde verimliliği artırmada kaçınılmaz bir unsur olarak görülmüştür. Bilişim teknolojisi, artık bir örgütsel genel gider olarak görülmek yerine, rekabeti ve sektör yapısını değiştiren stratejik bir kaynak olarak görülmektedir. Bu çalışma, yaşamın her alanında artarak ve yoğun olarak kullanılmakta olan bilişim teknolojilerinin yükseköğretim kurumlarında örgüt performansına ne şekilde etki ettiğini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırma konusu incelenirken öncelikle bilişim teknolojileri ortaya konulmuş, ardından bilişim teknolojilerinin örgütsel etkileri ve örgütsel performans irdelenmiştir. Araştırmada bilişim teknolojileri ile örgütsel performans arasındaki ilişki araştırılmış, bu ilişkinin nasıl ve hangi yönde yükseköğretim kurumlarını etkilediği belirlenmeye çalışılmıştır.
1. ÇEVRE EKONOMİSİ ve DOĞAL KAYNAK KAVRAMI2. ÇEVRE DEĞERLEMESİNİ ZORUNLU KILAN ÇEVRE ve EKONOMİ İLİŞKİLERİ3. ÇEVRESEL DEĞERLEMEYE REFAH EKONOMİSİ YAKLAŞIMI4. ÇEVRE DEĞERLEME YÖNTEMLERİ5. ÇEVRESEL DEĞERLEMEDE FAYDA / MALİYET ANALİZİ6. ÇEVRE DEĞERLEMESİNE DAYANAN ÇEVRE KORUMA STRATEJİSİ7. KAYNAKLAR
Plazma teknolojisi, plazmanın, yeni malzeme üretmek veya enerji üretmek ve kontrol etmek için kullanılması anlamına gelir. Plazma, iletken olup ve yüklü parçacıklardan oluşturulur. Plazma teknolojisi, havacılık, tarım, biyoteknoloji, enerji, çevre bilimi, malzeme bilimi ve tıp gibi sektörlerde çeşitli uygulamalara sahiptir. İleri malzemeler oluşturmak, yüzey özelliklerini iyileştirmek, suyu arıtmak, tıbbi ekipmanı sterilize etmek ve güneş ve rüzgâr enerjisi gibi yenilenebilir kaynaklardan sürdürülebilir enerji üretmek için kullanılabilir. Ayrıca kaynağı su (hidrojen ve izotopları) olan geleceğin enerjisi füzyon konusu da plazma teknolojileri arasındadır. Plazma teknolojisi, geleceğin teknolojileri ve endüstrileri üzerinde önemli bir etkiye sahip olması beklenen, çok hızla gelişen bir alandır.
Havayolu işletmeleri kargo ve yolcu taşımacılığı için uçuş hizmeti sağlayan organizasyonlar olarak ifade edilebilmektedir. Havayolu operasyonları kargo ve yolcu taşımacılığı hizmetini yerine getirmek için süreçler topluluğundan oluşmaktadır; yolcunun bilet alması veya bilet rezervasyonu yapması ile başlayan ve yolcunun varacağı meydanda terminale aktarılması ve/veya bagajının teslim edilmesi ile biten bir dizi süreçten oluşmaktadır. Havayolu operasyon yönetimi; havacılık işletmelerinin sahip oldukları büyük çoğunluğu yüksek maliyetli olan kaynakları (uçak ve ekip kaynağı gibi) etkin ve verimli kullanarak işletmenin amacı olan gelire ve karlılığa dönüştürmek için yapılan süreçtir. Bu amaçla havayolu operasyon yönetiminde amaç uçuş programını tarifeye uygun olarak icra etmek olarak bildirilebilir. Bazı durumlarda seferler aksadığından havayolunun uçuş programı da aksamaktadır. Bu çalışma bu durumlarda havayolu operasyonlarında aksaklık yönetimi konusunda çözüm önerileri geliştirmeyi amaçlanmaktadır.
Proje yönetimi gerek teorik ve pratik uygulamalar, gerekse yazılımlar ve karar destek sistemleriyle ilişkileri bakımından önemli bir çalışma alanı oluşturmaktadır. Bu alan, akademisyenlerin yanı sıra, proje ekiplerinde ve yönetiminde yer alan ve farklı disiplinlerde öğrenim görmüş profesyonellerin de ilgisini çekmektedir. Bu yönelimler doğrultusunda kitabın ana amacı proje yönetiminin temel tanım, kavram ve yöntemlerini anlatma ve bunu yaparken analitik model ve yaklaşımları vurgulamaktır.
Disiplinler arası çalışma ortamı da düşünülerek, geniş bir okuyucu kitlesi göz önüne alınmıştır. Mühendislik ve matematik gibi teknik alanlarda bilgi sahibi okuyucular yöneylem araştırması yöntemlerini ve proje yönetimi uygulamalarını tanımanın yanı sıra işletme terimlerini de öğrenebilirler. Sosyal ve yönetim bilimlerinde bilgi sahibi okuyuculara ise matematiksel yaklaşımın işletme problemlerinde nasıl kullanıldığını görme ve kavrama olanağı sunulmaktadır.
Yazarın 1987-1997 yılları arasında İTÜ'de vermiş olduğu derslerin notları esas alınarak hazırlanmış bulunan bu kitap, öğrenciye, kompleks sayıların ve kompleks değişkenli fonksiyonlar teorisinin reel problemlerin zorlamaları sonucunda keşfedilmiş gerçekler olduklarını göstermeyi amaçlamaktadır. Böylece öğrencinin, bir yandan , onlar keşfedilmiş olmasalardı çağdaş uygarlığın ve teknolojinin bugünkü düzeye erişememiş olacağını kavrayabilmesi, diğer yandan da, reel ve sanal sayıları birlikte bünyesine almış olan sayılar sisteminin kendi içindeki tutarlı ve görkemli yapısının her entellektüel insanda uyandırdığı heyecanı duyması kolaylaşmaktadır. Bu bağlamda, yapısı fizik teorilerin temelini oluşturan Newton ve Coulomb potansiyellerine çok benzeyen Cauchy integrali'ne ayrıcalıklı bir yer verilmiş, doğrudan doğruya ondan çıkan bazı özellikler ayrı bir bölümde toplanmıştır. Bazı konuların sonuna konmuş bulunan ve ilk bakışta reel analiz problemi gibi görünen problemler de konunun fizik ve mühendislik bakımından sahip olduğu önemi vurgulamayı amaçlamaktadır.
Bu kitap, Prof. Dr. Mithat İdemen’in “Elektromagnetik Alan Teorisinin Temelleri” adlı lisans ders kitabında bulunan problemlerin çözümleriyle, kitabın yazarları ve birçok öğretim elemanı tarafından okutulan Elektromagnetik Alan Teorisinin Temelleri derslerinin gerek uygulamalarında çözülen gerekse sınavlarda sorulan problemlerin çözümlerini kapsamaktadır.Dayandığı birçok soyut matematik kavram ve kuramlar nedeniyle, dünyanın her tarafında bu dersi gören öğrenciler tarafından anlaşılması zor ve karmaşık dersler arasında gösterilen Elektromagnetik Alan Teorisi’nin, bu çözümlü problemler kitabı aracılığıyla, öğrencilerin konuları daha rahat kavrayabilecekleri bir ders haline gelmesi amaçlanmıştır. Bu nedenle problemlerin çözümlerinin bütünlüğünü korumak amacıyla, kitap içinde bazı tekrarlardan kaçınılmamıştır. Kitapta önce, yukarıda sözü edilen Elektromagnetik Alan Teorisinin Temelleri isimli ders kitabı içinde verilen 219 adet problem, oradaki yerlerine ve sıralarına sadık kalınarak ayrıntıları ile çözülmüş, diğer toplam 243 adet ek problem ise aynı bölümlerde E harfi ile belirtilmiştir. Bu nedenle, bu problem kitabının anılan ders kitabı ile birlikte kullanılması çok yararlı olacaktır.
Konu Başlıkları
Limit ve Süreklilik Türev ve Uygulamaları İntegral ve Uygulamaları Genelleştirilmiş İntegraller İntegrasyon Teknikleri Kutupsal Kordinatlar
Makina Mühendisliği alanında, hareketleri periyodik katsayılı diferansiyel denklemlerle belirlenen sistemler büyük öneme sahiptirler, zira bu sistemlerde, hangi giriş açısal hızlarında sistemde rezonansların veya yerine göre rezonans bölgelerinin ortaya çıkma olasılıklarının söz konusu olduğunun önceden kestirilebilmesi hayâti öneme sahiptir. Bu kitap işte tam da bu konudaki temel kavram ve bilgileri, ilgili okuyucuya kazandırabilmek için yazılmıştır.
Yazarın, herhangi bir mükemmellik ve/veya güncel bilgileri yansıtma iddiasından uzak kalarak güttüğü amaç, bu konular üzerinde yıllar içinde sahip olduğu (büyük çoğunluğu, Türkiye’de başka kimsede bulunmayan tarihi Almanca teknik kaynaklardan edindiği) bilgi, belge ve deneyim birikiminin kendisiyle birlikte yok olmaması ve böylelikle gelecek kuşaklara, gerektiğinde “parametre tahrikli titreşimler” konusunda temel bilgileri alabilecekleri bir Türkçe başvuru kaynağını bırakmaktır.
Yazar, Türkçe’de benzeri mevcut olmayan bu eserin, Mekanik literatürümüzdeki bir boşluğun doldurulmasına yardımcı olacağına yürekten inanmakta; konuya ilgi ve gereksinim duyacak yüksek lisans, doktora öğrencileri ile endüstride çalışan mühendislere yararlı olmasını candan dilemektedir.
Bu kitap, Prof. Dr. Mithat İdemen’in İTÜ Vakfı tarafından 2008 yılında yayımlanan “Kompleks Değişkenli Fonksiyonlar Teorisi” isimli lisans / lisansüstü ders kitabındaki problemlerin çözümleri ile, birtakım çözümlü ek problemleri kapsamaktadır. Kompleks değişkenli holomorf fonksiyonlar teorisi, önemi, gücü ve zerafeti nedeniyle uygulamalı matematik müfredatının temel taşlarından birini oluşturmaktadır. Ancak dayandığı soyut kavramlar ve kuramsal bilgiler nedeniyle mühendisliğin ve fiziğin bir çok alanına temel teşkil eden Kompleks Değişkenli Fonksiyonlar Teorisi, matematiğin anlaşılması oldukça güç olan bir dalıdır. Bu çözümlü problemler kitabı yardımıyla öğrencilerin konuları daha rahat kavramaları amaçlanmıştır.
Turbulent fluid flow is a very complicated natural phenomenon from the viewpoint of both understanding and analysis. Therefore, in turbulent motion studies, besides the theoretical analysis, statistical and empirical correlation methods must also be resorted to. The most fluid flows encountered in industry, especially in aeronautics, and civil, environmental, mechanical, and chemical engineering are turbulent and many phenomena, such as heat or mass transfer, are intimately linked to the fluid motion. In spite of the variety of experimental works on the structure of turbulent flows have so far been conducted, the fundamental mechanisms in turbulence phenomenon still remain incompletely clarified and many problems remain open.Fluid mechanics is surrounded by the difficulty that man’s ability to write the governing equations of motion far outruns his ability to solve them. This difficulty is a great handicap, in the analysis of turbulent flows. The governing equations, can be considered to be exact and to apply even to the smallest eddies of turbulence. But, because turbulent flow is always three-dimensional, even in one-dimensional flow, the governing equations are three-dimensional, unsteady, nonlinear partial differential equations.Turbulence is a natural phenomenon and the investigation of it relies on traditional basic concepts. There are two ways to study the fluid turbulence: exact science method and model method. The method of exact science is based on fundamental laws and principles of physics by applying mathematics and supported by experimental work. On the other hand, the modeling approach is heavily based on empiricism.
NMR spektroskopisi moleküllerin yapıları hakkında bilgi veren spektroskopik yöntemler içerisinde tartışmasız en ileri seviyede olanıdır. Molekül yapısının yanı sıra, moleküllerin çeşitli fiziksel özellikleri; bağ ve açı değerleri, gerilim, molekül içi dinamik dengeler, elektron delokalizasyonu ve kinetik veriler hakkında önemli bilgiler ortaya koyan ve kimya biliminin olmazsa olmazı haline gelmiş spektroskopik bir yöntemdir.
Bu kitap, hem NMR'ı yeni öğrenenlere hem de ileri seviyede NMR'ı uygulayanlara yönelik olarak hazırlanmıştır. Üç bölümden oluşan bu eserin 1. bölümünde 1H ve 2. bölümünde 13C çekirdeklerin kimyasal kaymaları, kimyasal kayma değerlerini etkileyen faktörler, homonükleer ve heteronükleer etkileşme sabitleri, APT, DEPT, NOE gibi ölçüm teknikleri tartışılmaktadır.
Çeşitli örnekler verilerek konuların daha iyi anlaşılmasına çalışılmıştır. Ayrıca spin sistemleri, dinamik denge, kaydırma reaktifleri, çift rezonans gibi konular da ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. 3. bölümde ise yapı tayininde son yıllarda rutin bir şekilde uygulanmaya başlayan iki boyutlu NMR ölçüm tekniklerine (COSY, HETCOR, HMQC, NOESY vd.) yer verilmiştir.
• İktisat ve Finans Literatüründe Makine Öğrenmesinin Yeri: Bilimetrik Bir Analiz
• Covid-19 Pandemisi Döneminde Borsa İstanbul’un Piyasa Etkinliği ve Bilgi Paylaşımı Üzerine
• Destek Vektör ve Rassal Orman Regresyonu ile Borsa Endeks Değerlerinin Tahmini
• Avrupa İklim Politikaları ve Çevre, Enerji, Gelir İlişkisi: Kernel Tabanlı Düzenlileştirilmiş En Küçük Kareler Tahmin Edicisi Uygulaması
• Altın Fiyatlarının Belirleyicilerine Farklı Bir Bakış: Prophet Algoritması
• Konut Kira Değerine Etki Eden Faktörlerin İncelenmesi
• Düzenlileştirilmiş Regresyon Yöntemlerinin Konut Fiyatı Tahminlemesinde Kullanımı• Bist100 Endeksinin Ekonomik Endeksler Kullanılarak Makine Öğrenme Algoritmaları ile Tahmini
• Bal Verimliliği İçin Öngörü: Zaman Serisi ve Makine Öğrenmesi Yaklaşımları ile Karşılaştırmalı Bir Analiz